Eaton, Enerji Depolamayı Ürün Portföyünün Merkezine Yerleştirdi

Güç yönetimi şirketi kendini, merkezi olmayan elektrik üretiminde beklenen büyük artışa hazırlıyor…

Güç yönetimi şirketi Eaton, konut ve ticari pazarlardan, büyük endüstriyel ve şebeke uygulamalarına kadar tüm sektörler için enerji depolama çözümleri portföyünü geliştirdi.

Temiz teknoloji danışmanı Navigant Research’e göre bu tip bir teknoloji ünitesinin konumlandırılması, enerji depolamaya olan güçlü talep doğrultusunda geldi. Dağıtılmış enerji depolama sistemi gelirinin 2014’deki 452 milyon dolarlık seviyeden 2024’de 16 milyar dolara hızla yükselmesi bekleniyor.

Büyüme şu üç önemli faktör tarafından destekleniyor:

  • Sürdürülebilirlik için destek hiç bu kadar yüksek olmamıştı. Enerji zincirinin CO2 etkisinin azaltılmasının hızlanmasını garantilemek, başarı için enerji depolamasına güvenen yenilenebilir enerjinin daha yüksek bir oranda yer aldığı enerji karışımındaki değişime kısmen bağlı olacaktır. Klasik elektrik motor yol vericilerinin yerini değişken hızlı sürücülerin alması veya elektrikli otomobillere dönüş gibi enerji tasarruflu uygulamalar ve makineler, şimdiye kadarkinden daha fazla tüm insan aktivitesinin oluşturduğu enerji etkisini azaltmaya yardım ediyorlar. Bununla birlikte enerji depolaması ve kontrolü, enerji tüketimindeki değişime olumlu bir şekilde yardımcı da olacaklardır.
  • Esneklik ihtiyacı sürekli büyüyor. Enerji depolama, şebeke istikrarını geliştirerek enerji riskini azaltmaya yardımcı olacaktır, böylece güç dalgalanmaları ve kesintiler sırasında tesislerde çalışmanın devam etmesini sağlayacak, mikro şebekelerin önemli bir bileşeni olarak kritik sosyal altyapı esnekliğini garantileyecektir. Enerji depolama, fiziksel veya çevresel felaket olaylarında, kör başlangıca (black start) izin vererek ve kapasiteyi zorlayan sorunları çözerek, etkin felaketten kurtulmamızı sağlayan yanıtımızı da iyileştirecektir.
  • Enerjiye erişim bir hak olmalıdır. 3 milyardan fazla insan, pahalı ve sağlığa ciddi etkileri olan, çevreyi kirleten ve verimsiz pişirme, aydınlatma ve ısıtma yöntemlerine güveniyor. Elektriğe erişimi hiç olmayan 1.2 milyar insanın da dahil olduğu bu insanlara, temiz, daha fazla temin edilebilen enerji sunulmasına izin vermek gerçekten bir fark yaratacaktır. Enerji depolama, şebekenin olmadığı veya zayıf şebeke durumlarında, insanların yenilenebilir enerjiyi kolaylıkla ve verimli bir şekilde dönüştürmelerine, depolamalarına ve tedarik etmelerine yardım edebilir.

 

Eaton, EMEA, Kurumsal ve Elektrik Sektörü Başkanı Frank Campbell, “Dağıtılmış üretim, depolama ve kontrol büyük bir potansiyel taşıyor ve Eaton bu alanda bir yenilikçidir. Güneş gibi sürekli olmayan bir yenilenebilir enerjinin sürekli hale gelmesiyle ve elektrik şebekesinin daha fazla kapasite ve istikrar sorunları ile karşı karşıya kalınmasıyla birlikte, esnek, güvenilir ve uygun maliyetli enerji depolama sistemleri kritik hale gelmiştir. Eaton da bu durumu ve bu sistemlerin şu anda dağıtımını garantilemek için iş ortakları ile birlikte çalışıyor” dedi.

Enerjiyi depolama ve kontrol etmenin değeri, ilgili müşteriye bağlı olarak değişir. Konut müşterileri için, ürettiği enerjiyi tüketen fotovoltaikler, elektrikli araç şarj entegrasyonu ve akıllı ev şebekeleri, daha düşük elektrik faturaları sağlamak, tedarik kolaylığı ve yüksek bedelli faturalardan kaçınmak için bir potansiyele sahiptir. Bu arada ticari ve endüstriyel müşteriler için, yoğun saatlerde takviye sağlanması ve yük değişim esnekliği, yüksek talep giderlerinin maliyetinden kaçınmaya izin verecek ve sonuç olarak talebe yanıt vererek gelir artacaktır. Şebeke olmayan veya zayıf şebeke durumları için – madencilik gibi endüstrileri ve gelişmekte olan ülkeleri içerir – genellikle uzak mesafeli yerlerde enerji depolama, gücün dizelle üretiminden daha düşük maliyetlerde garanti edilmesini ve mevcudiyetini sağlar.

Eaton, güç spektrumu boyunca bir teknoloji çözümüne sahiptir. Eaton, enerji depolamanın çeşitli yönlerini ve bir sistemdeki ihtiyaçları birleştiren tek bir birim geliştirmek için otomobil üreticisi Nissan ile güçlerini birleştirdi. Bu entegre sistem, talep edildiğinde temiz ve dengeli bir güç sağlamak için, ‘ikinci yaşam’ Nissan Leaf lityum-iyon bataryalarını ve bir kesintisiz güç kaynağını (UPS) kullanan depolama ünitesi kombinasyonundan oluşur ve güneş gibi yenilenebilir güç kaynakları ile şebeke gibi birden fazla güç girişi mevcuttur.

Entegre sistem, şebeke limitlerine ve yenilenebilir enerjinin mevcudiyet durumuna göre yüke uygun güç kaynağını seçer. Bu, son kullanıcının, gücü optimize kullanmasını ve ihtiyacı karşılama ile enerjiyi şebekeye geri satma gibi programlara dahil olmasını sağlar. Kalite ve performans açısından en iyi şekilde entegre edilecek sistem, Avrupa çapında her iki şirketin uzun süredir kurulu olan geniş kapsamlı servis ve destek ağından yararlanıyor.

Son olarak büyük endüstriyel ve şebeke gereksinimleri için Eaton, enerji dağıtım şirketleri, endüstriyel ve büyük ticari müşteriler, bağımsız güç üreticileri ve güç sistemi operatörleri için destek sağlayan ve uzun vadeli çalışmayı garantileyen AES’ Advancion® Energy Storage Platformunu sunacaktır. Advancion şu anda kullanılabilir ve kanıtlanmış enerji depolama çözümüdür ve son tasarım Advancion 4 geçen yılın sonunda tanıtılmış olup, endüstri lideri kompakt bir ayak izine ve optimize bir tasarıma sahiptir, müşterilerin gelirlerini maksimuma çıkarmalarına, operasyon maliyetlerini azaltmalarına ve sistem güvenirliğini en üst seviyede karşılamalarına izin veren patentli bir dağıtım kontrol sistemine sahiptir. Frank Campbell sözlerine şunları da ekledi: “Enerji depolama gereksinimi ne olursa olsun, Eaton’un buna bir yanıtı vardır. Yenilenebilir enerji, güç elektroniği ve  sabit depolamanın kombinasyonu ile  enerji karbonunu gidermeye, herkese temiz, satın alınabilir ve erişilebilir enerji sağlamaya doğru yöneldik.”

#Eaton #enerjidepolama #güçelektroniği #ups #batarya #sürdürülebilirlik #esneklik #enerjiyeerişim #energy